Eğitimde Oyunlaştırma – Madem Montessori
Günümüzde eğitimciler, katılımcıların motivasyonunu yüksek tutmak ve eğitimden maksimum verim almak için eğitimde oyunlaştırmadan sıkça yararlanmaktadır. Fakat eğitimde oyunlaştırma kullanımı bir çoğumuzun düşündüğünden çok daha eskilere dayanmaktadır. İlk eğitimde oyunlaştırma İtalyan Doktor Maria Montessori tarafından 100 yıl önce kullanılmıştır.
Maria Montessori
Maria Montessori, Roma Üniversitesi Tıp fakültesinden mezun olan ilk kadın doktorlardan biridir. Montessori mezun olduktan kısa bir süre sonra Roma Üniversitesi psikiyatri bölümünde çalışmaya başladı. Bu sırada Montessori işi gereği farklı ruh ve sinir hastalıkları hastanelerini geziyordu. Bu sayede 1890’ların sonundaki ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinin çocuklara uygun olarak tasarlanmadığını fark etti.
Montessori ruh ve sinir hastalıkları hastanelerini gezerken öğrenme konusunda güçlük çeken ve kötü koşullarda olan çocuklarla tanıştı. Montessori’ye göre hastanelerde kötü şartlarda yaşayan ve diğer çocuklardan “farklı” olan çocukların da uygar dünyada yer edinmesi gerekiyordu. Bu yüzden ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde tedavi gören çocuklar için özel bir eğitim sistemi geliştirmek istedi. Bu sayede onları hayata kazandırabileceğine inanıyordu.
Montessori, ruh ve sinir hastalıkları hastanesindeki çocukların eğitimi için özel oyuncaklar tasarladı. Tasarladığı bu oyuncakları marangozda yaptırdı ve eğitimlerinde kullanmaya başladı. Hatta eğitimde oyun araçlarını kullanmaya başlayan ilk kişi oldu.
Montessori çocukların öğrenimini kolaylaştırmak için onlara “eğitici oyunlar” geliştirmişti. Böylelikle 1890’ların sonunda bilinen eğitimde oyunlaştırmayı kullanan ilk kişi Montessori oldu.
Montessori Eğitiminin Yaygınlaşması
Ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde çocuklar aldıkları “Montessori eğitimi” sayesinde girdikleri ulusal sınavlardan çeşitli başarılar elde ettiler. Eğitim sistemi başarılı olan Montessori Roma Üniversitesi’ndeki görevini bırakarak eğitim sistemini yardıma ihtiyacı olan bütün çocuklara yaymaya karar verdi.
1906 yılında Roma’nın San Lorenzo bölgesinde yaşayan yoksul çocuklar için “case dei bambini” adında bir okul açtı. Burada eğitim sistemini bütün çocuklara yaymaya başladı. Açtığı okulda geliştirdiği oyunlaştırılmış eğitim sistemi ile bir çok çocuğa eğitim verdi. Kendi adını taşıyan “Montessori eğitim”ini geliştirerek bir kitap haline getirdi. Case dei bambini’nin başarısı kısa sürede dünyanın birçok yerinde duyuldu ve 1912 yılında Montessori’nin eğitim kitabı İngilizceye çevrildi.
Günümüzde ise 8.000’den fazla Montessori okulu bulunmaktadır. 14.000’den fazla okulda ise Montessori’nin eğitimi uygulanmaktadır.
Montessori Eğitiminin İçeriği
Montessori’nin 0 – 6 yaş arasındaki çocuklar için geliştirdiği eğitim aslında oyunlarla iç içe olan bir eğitimdir. Montessori her çocuğun öğrenme hızının farklı olduğuna inanıyordu. Ayrıca çocukların en iyi öğrenme yönteminin faaliyet göstermek/deneyimlemek olduğunu gözlemlemişti. Bu sebepten dolayı eğitimde oyun ögelerini ve oyun tasarımını kullanarak çocuklar için oynayarak öğrenebilecekleri özel oyuncaklar geliştirdi.
Montessori’nin geliştirdiği oyuncaklar ile çocuklar bilgiyi deneyimleyerek öğrenmeye başladılar. Bu yüzden Montessori eğitim sistemi büyük başarılar elde etti. Sonuç olarakta günümüzde hala dünyanın birçok farklı yerinde kullanılmaya devam etmektedir.
Montessori eğitimde oyunlaştırma kullanarak çocukları daha özerk şekilde öğrenmeye teşvik etti. Böylelikle çocukların öğrenme konusunda daha başarılı olmalarını sağladı. Oyunlaştırma sürekli kişiye geri bildirim verir ve yapılan yanlışın hızlı şekilde düzeltilmesini sağlar. Hata yapmak öğrenmenin ilk adımıdır.
Oyunlaştırma ve Eğitim
Oyun tasarımına göre her bireyin bir sonraki seviyeye geçme hızı farklıdır. Aynı herkesin öğrenme hızının farklı olduğu gibi. Kimileri bir bölümü hızla geçerken, başka biri bu bölümü daha uzun sürede geçer. Sonuç olarak birbirlerinden farklı özelliklere sahip iki bireyde görevi veya bölümü başarılı şekilde bitirir. Oyunlarda da önemli olan nokta eğitimde de önemli olduğu gibi başarılı sonuçlar elde etmektir.
Klasik eğitim sisteminde bireylerin öğrenme hızının eşit olduğuna inanılır. Ek olarak klasik eğitimde kişiler birinci bölümünde (ilk sınavı) başarısız olsalar bile ikinci bölüme geçirilerek başarılı olmaları beklenir. Fakat oyunlarda ve oyunlaştırmalarda kimse bireye klasik eğitimdeki gibi bu bölümü geçeceksin diye baskı yapmaz. Kişiyi daha özgür bırakır. Çünkü önemli olan ne kadar hızlı geçildiği değildir. Tek önemli olan görevi/bölümü başarılı şekilde geçmektir.
Montessori eğitim sisteminde çocukların istediği bölümü istediği kadar tekrar etme şansı vardır. Böylelikle öğrenciler öğrenemediği yerleri rahatlıkla tekrar edebilmektedir. Bu sayede bir sonraki aşama için yetkinliklerini yeterli derecede geliştirmektedirler. Çünkü önemli olan tek nokta yetkinlik kazanma/öğrenme başarısıdır.
Bundan 100 yıl önce oyunlaştırma Doktor Montessori sayesinde eğitim alanındaki başarısını kanıtladı. Teknolojinin hızla gelişmesi ile eğitimde oyunlaştırma kullanımı da gelişmekte. İnsanlar için en hassas konulardan biri olan öğrenmede de oyunlaştırma kullanılarak başarılı sonuçlar elde edilmeye devam ediyor.
Eğitimlerde oyunlaştırma kullanımı ile ilgili örnekleri için Gamification Turkey’in videolarını izleyebilirsiniz. Video linklerini aşağıda görebilirsiniz.
Kendi eğitimlerinizi nasıl oyunlaştıracağınızı öğrenmek için ise Gamification Academy’nin Fundamentals of Gamification eğitimine katılabilirsiniz.
Arzu Tukan & Bengü Aslan – Uzaktan Eğitim, Güven Ortamında Oyunlaştırma
Gonca Atabek Otarcı – Sepette Oynarken Öğren!
Kubilay Kecin
Oyunlaştırma Tasarımcısı ve Eğitmeni @BrandNewGame Turkey
Gönüllü @Gamification Turkey